Kesin nedeni bilinmemekle birlikte doğumda beyninde hasar meydana gelen ya da daha sonra herhangi bir sebeple (damarsal bozukluklar, ateşli hastalıklar, kazalar, beyin iltihapları, tümörler, kan şekeri düşüklüğü vb) beyin hasarına maruz kalan kişilerde ortaya çıkan epilepsi kronik bir hastalıktır. Hasarlı bölgede bulunan hücrelerin anormal ve kontrol dışı sinyal üretmesi sonucu kişide nöbetler oluşur. Nöbetlerin içeriği tutulan beyin bölgesine göre değişkenlik gösterir. İstem dışı kasılmalar, duygusal değişiklikler oluşabilir. Bazı nöbetler hafif geçirilirken bazı kişiler nöbet esnasında bilinç kaybı yaşar.
Epilepsi en sık ilk 3 yaşta ve 65 yaş üstünde görülmektedir. Ülkemizde görülme oranı toplam nüfusun %1’idir.
Epilepsi hastalığında en sık görülen belirtiler şunlardır;
Kaygı, korku, anksiyete belirtileri
Bazı kişilerde epilepsi öncesi aura dönemi mevcuttur. Kişi bu dönemde mide bulantısı, görme bozukluğu, kötü kokular alma, duyma bozukluğu, uyuşma, karıncalanma tarzı bulgular gösterebilir.
6 farklı türde epilepsi nöbeti ve buna bağlı epilepsi hastalığı mevcuttur.
Hastalığın tanısı en kesin haliyle nöroloji hekiminin nöbeti gözlemesi ile olur. Bu yapılamıyorsa nöbet geçiren kişinin bulguları hekime yakınları tarafından detaylı olarak aktarılır. Kişiden EEG (Elektroensefalografi), beyin MR) ve kan testleri istenir.
Epilepsi tedavisinde epilepsi ilaçları kullanılır. Bu ilaçlarla aniden oluşan nöbetler önlenmeye çalışılır. Bundan dolayı bu ilaçların nöbet geçirilmeyen zamanlarda bile düzenli bir şekilde kullanılmaları gerekir. İlaçla tedavi edilemeyen vakalarda beynin etkilenen bölgesinin cerrahi tedavisi söz konusu olabilir. Cerrahi tedavi ile beyindeki epileptik odak çıkarılır ya da nöbet yayılım yolları kesilir.
Epilepside koruyucu tedavi son derece önemlidir. Kişi nöbet geçirmesine neden olabilecek risk faktörlerini tanır ve bu doğrultuda hayat tarzı değişikliğine giderse nöbet sayı ve riskini azaltmış olur.
Hayat tarzı değişiklikleri şunları içerir:
Bu bölümde soru-cevap henüz yapılmamıştır.
Kesin nedeni bilinmemekle birlikte doğumda beyninde hasar meydana gelen ya da daha sonra herhangi bir sebeple (damarsal bozukluklar, ateşli hastalıklar, kazalar, beyin iltihapları, tümörler, kan şekeri düşüklüğü vb) beyin hasarına maruz kalan kişilerde ortaya çıkan epilepsi kronik bir hastalıktır. Hasarlı bölgede bulunan hücrelerin anormal ve kontrol dışı sinyal üretmesi sonucu kişide nöbetler oluşur. Nöbetlerin içeriği tutulan beyin bölgesine göre değişkenlik gösterir. İstem dışı kasılmalar, duygusal değişiklikler oluşabilir. Bazı nöbetler hafif geçirilirken bazı kişiler nöbet esnasında bilinç kaybı yaşar.
Epilepsi en sık ilk 3 yaşta ve 65 yaş üstünde görülmektedir. Ülkemizde görülme oranı toplam nüfusun %1’idir.
Epilepsi hastalığında en sık görülen belirtiler şunlardır;
Kaygı, korku, anksiyete belirtileri
Bazı kişilerde epilepsi öncesi aura dönemi mevcuttur. Kişi bu dönemde mide bulantısı, görme bozukluğu, kötü kokular alma, duyma bozukluğu, uyuşma, karıncalanma tarzı bulgular gösterebilir.
6 farklı türde epilepsi nöbeti ve buna bağlı epilepsi hastalığı mevcuttur.
Hastalığın tanısı en kesin haliyle nöroloji hekiminin nöbeti gözlemesi ile olur. Bu yapılamıyorsa nöbet geçiren kişinin bulguları hekime yakınları tarafından detaylı olarak aktarılır. Kişiden EEG (Elektroensefalografi), beyin MR) ve kan testleri istenir.
Epilepsi tedavisinde epilepsi ilaçları kullanılır. Bu ilaçlarla aniden oluşan nöbetler önlenmeye çalışılır. Bundan dolayı bu ilaçların nöbet geçirilmeyen zamanlarda bile düzenli bir şekilde kullanılmaları gerekir. İlaçla tedavi edilemeyen vakalarda beynin etkilenen bölgesinin cerrahi tedavisi söz konusu olabilir. Cerrahi tedavi ile beyindeki epileptik odak çıkarılır ya da nöbet yayılım yolları kesilir.
Epilepside koruyucu tedavi son derece önemlidir. Kişi nöbet geçirmesine neden olabilecek risk faktörlerini tanır ve bu doğrultuda hayat tarzı değişikliğine giderse nöbet sayı ve riskini azaltmış olur.
Hayat tarzı değişiklikleri şunları içerir:
Bu bölümde soru-cevap henüz yapılmamıştır.